ULU BAYBURT
Fatih Buğra Görgülü
Yerin altında Azrail'le dertleşirim
Ölüme hazır bir maden işçiyim
Azrail'e bilmiyorum neden dedim
Bir bilen varsa söylesin
Neyim eksik
Neyim fazla
Yoksulluk yazımsa
Ekmek kavgamsa
Ölüm korkusuyla çalışmak niye dedim
Gökyüzüne hasret gittim
Siz ellerimin, yüzümün siyahına bakmayın
Yüreğim berrak, tertemiz
Bizim ekmeğimiz yerin altında ateşten pişer
Evimize, eşimize, çoluk çocuğumuza, ocağımıza kara haber düşer
Yangın çıktı
Duman boğdu
Ocak çöktü
Somada yüzler öldü
Gün karardı
Etrafı dumanlar sardı
Yiğidim
Aslanım
Toprak altında kaldı
Yetişin ey ahali
Çığlıklar
Feryatlar
Cihanı sardı
Gitti gitti
Yiğidim gitti
Evimin direği
Kara bahtlı
Kömür kokulum, aslanım gitti
Somada binlerce hayat bitti
Gazeteciler fakirliğin fotoğrafını çektiler
Kömürden kara vücudumuza bembeyaz kefen biçtiler
Ahmet'in babası
Fatma'nın kocası
Salih'in abisi
Ayşe teyzenin oğlu
Zeynep babaannenin tek torunu Serdar
Kimsesiz Haydar
Öldü dediler
Akan gözyaşları toprağa düştü
Toprak yanan bir kara ateşti
Soma ateşten gömleğe dönüştü
Tabutlar dualarla buluştu
Milletimin ışığı söndü