Nevres Taştan
İşadamı
1945 yılında doğdu. İlk ve ortaokulu Bayburt'ta, liseyi Trabzon Lisesi'nde başlayıp, İstanbul Pertevniyal Lisesi'nde bitirdi. 1971-72 yılında İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesini bitirdi. 1973 - 74 yılında askerlik görevini Samsun'da Garnizon Baştabip Vekili ve Revir Baştabibi olarak tamamladı. 1977-84 yılları arasında İstanbul Çapa Tıp Fakültesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Kliniğinde ihtisas, İstanbul Belediyesi Çevre ve Sağlık Komisyonu Başkanlığı ve Türkiye Sağlık Vakfı Kurucusu ve Yönetim Kurulu Üyeliği yaptı.
20 yıldan beri bel ve boyun fıtığıyla ilgili çalışmalar yürüten Eser Cemil Alptekin, kurucusu olduğu Alptekin Kliniği'nin başhekimi olarak hizmet sunuyor.
Bir ödül töreninde hemşerilerine hitaben şu duygusal mesajı vermiş: “Siz belki ekonomik olarak kişi başına düşen gelirden az pay alıyorsunuz. Fakat vefanızla, dostluklarınızla ülkemizdeki barışın temsilcilerisiniz. Üzülmeyin! Sizler duygu zenginisiniz. Bu da her para sahibinin ulaşabileceği bir şey değildir.”
Değerli dostlar Eser hocamızı tanımayız, kulaktan dolma bilgilere sahip olmakla birlikte, onun hakkında birinci elden tanıyan dostları ve yarenlerinden edindiğimiz bilgiler ve dostlarının düşünceleri ile bu değerli hemşerimizin yaptığı iş ve illeriyle gerçekten memleketin maşerinde bir yer edindiğini söylemek gerek.
Eğitimli ve donanımlı bir aileden olup, muhterem validesi rahmetli Hatice Alptekin hanımefendi aydın bir cumhuriyet kadınıdır, Bayburt gibi her ne kadar o zamanlar memleketimiz bir kültür merkezi idiyse de, yine de kapalı ve muhafazakar bir ortamda yetişmesine rağmen diyebiliriz ki; cumhuriyetin ilk kadın romancılarından. Belki de doğunun ilklerinden veya ilki. Yani okuyan ve yazan; romancı ve şair bir anneye sahip Eser bey..
‘Ters Akıyordu Volga' adlı biyogra ik romanı ve 'Paşa Konağı' adlı romanı yanında, 'Eski Defter', 'Ömür Bir Değirmen', 'Harman Sonu' ve 'Gün Güzeldi' gibi şiir kitaplarıyla Bayburt kadınlarının öncüve örnek bir temsilcisi olarak son nefesine kadar üretme çabası içerisinde olan rahmetli Hatice Alptekin hanımefendiye buradan rahmet ve mağfiret diliyoruz.
Muhtemelen 2005 yılı idi, küçük kardeşi Orhan Alptekin beyle tanışma ve muhabbet etme imkânına, Orhan ağabeyin Tekirdağda bir et lokantasında bizi yemeğe davet etmesi dolayısıyla kavuştum. Anneleri hakkında da yazdığımız bu bilgileri Orhan bey'den o yemekte aldığımı belirtmeliyim.
O gün, Orhan beye lokal Bayburt kültürüne olan hakimiyeti karşısında hayran kaldığımı belirtmeliyim. Yani hiç tanımadığım ve bu gün yazımıza konu olan Eser Cemil bey'in kardeşi Orhan bey'in bize verdiği çok hoş ve lokal kültürel birikiminin refere olduğunu burada yazmalıyım. Gerçekten çocukluklarının geçtiği ve yıllar vardır ki uzak oldukları memleket kültürünühafızalarına adeta nakşettiklerini hayretle müşahede ettim. Barlarımızdan, türkülerimizden, gelenek, örf ve adetlerimizden; yani kadimde ne ise birinci elden Orhan Alptekin bey de var dostlar. Lokal olarak çok deruni olan bilgilerini samimi ve içsel bir heves ile muhafaza etmiş memleketin kendine has değerlerini… Her türkümüzü benden iyi okudu, her bar'ımızın nağmelerini terennüm etti, ananelerimizin ve törelerimizin dayanak ve mantığını anlattı, yani o gün bizi kendine hayran bırakarak, bizim sözüm ona yerel olarak çok yüzeysel bir bilgi-malumat yetersizliğimizi hatırlattı. Meğer biz Bayburtu hiç tanımıyor veya taklidi tanıyormuşuz, ondaki takriri gördükten sonra öyle olduğunu anladık değerli okuyucularım.
Dr. Eser beyin yetiştiği aile ikliminden mezun bir kardeşinden edindiğimiz bu güzel izlenimlerimizin ışığında kendisinin de böyle bir donanım ve kültürel birikim sahibi olduğunu söylemeliyiz dostlar. Yakın arkadaşları ve tanıyanlar Eser beyin, çok kültürlü, âlicenap, vakur, çelebi, kendinden menkul davranış ve huylara sahip olduğunu, insanlara ve hemşerilerine düşkün, cemiyet ve sosyal işler de üzerine düşeni fazlasıyla yaptığını, temsil kabiliyetinin ziyadesiyle var, kırmızı çizgilerinin çok net ve berrak, haksızlığa tepkili olduğunu söylemişlerdir. Ülke çapında tanınan ve bilinen tıp ve istihdama katkı veren bir iş adamı olduğunu herkes biliyor. Bu konuda yazacaklarımız herkesçe malum olup, sadece belirtmekle geçiyoruz.
Sevgili okuyucularım, memleketimiz gerçekten mazlum, mağrur, mesrur, mesut ve bahtiyar insanların oluşturduğu bir kültürel birikimin bakiyesidir. Yetiştirdiği değerli insanlarımızı tanıdıkça ne kadar değerli bir kültürel hazineye sahip olduğumuzu memnuniyetle müşahede etmekteyiz. Bayburt insanının bilmiyorum, herhalde genlerinde var, hakikaten çok gezen, çok insanla irtibatı olan birisi olarak tespitim bu.. inanın gerçekten hamaset olarak değil bir gerçeğin teslimi olarak yazıyorum. Trakya da bizi takip eden bir arkadaşımız bir gün bize “Faruk bey siz Bayburtlular neden böyle birbirinize çok bağlısınız” diye, hayretlerini belirten bir soru sormuştu. Biz de kendisine yukarıda yazdığımız cevabı vermiştik. İnanın ülkemizin hiçbir yöresinin insanları bu kadar birbirine rabıtalı değil dostlar, her ne kadar son zamanlarda bu değerlerimizi yitirdiğimiz gibi görünse de yine, “iş başa düştümü”, gereğinin yapıldığını memnuniyetle görmekteyiz.
Eser Cemil Alptekin hocamıza, ağabeyimize buradan ahir ömründe sağlık, sıhhat, afiyet ve huzur dileklerimizi gönderiyoruz.
0 0