Adı ve Soyadı : Nevres Taştan
Mesleği : İşadamı
Yazan : Faruk Nafiz Kılıçalan
Tarih :
Değerli dostlar, Hafıza-i Beşer dosyamızın son misafiri sevgili Nevres Taştan beğoldu.
Biz, Nevres beyi, 2007 den beri tanırız, neredeyse 10 yıl olmuş. Tanışıklığımız sanal medya aracılığıyla, yerel bir site olan Bayburt Net'in 'Okuyucu Yorumları' köşesinde kesişen, örtüşen ve her ikimizin de yapısından kaynaklanan karşılıklı bir gönül aşinalığıyla, sanalda bir kaç yıl birbirimizi görmeden devam etmiş, 2009 yılında Nevres bey'in Tekirdağ'ı ziyaret etmesiyle şifâen de tanışmamıza ve dostluğumuzun mezara kadar sürmesine vesile olmuştu.
Hani "görmeden sevmek" sözü var ya, işte o kadar değerli bir dostluk ve arkadaşlığın başlangıcı bizim iki yıllık 'elektronik' arkadaşlığımız.
Bizim nezdimizde bu güzel insanın yeri bir başkadır vesselam.
Böyle bir girişten sonra sevgili dostlar, Nevres Taştan beyimizi kısaca tanıtmaya başlayalım isterseniz.
1966 Yılında memleketimizin şirin ve kadim bir köyüolan; Abusta (Çakırbağ) köyünde dünyaya gelmiş. Bir köylü çocuğu yani... Meşhur cihan pehlivanı, memleketimizin medar-ı iftiharı Kara Yusuf'un tek evladından yadigar kalan torunlardan biri.
Kara Yusuf demişken ondan da bir kaç kelâm etmeden olmaz elbette; Sevgili okuyucularım, Bayburtlu Kara Yusuf , 1304 (1888) yılında Bayburt'ta Abusta (Çakırbağ) köyünde doğmuştur. Fakir bir aile çocuğudur. Uzun boylu ve ince sırım gibi bir delikanlı imiş, fakat son derece güçlü ve enerjik bir yapısı olduğu söylenir. Köylüleri onu tek öküzün yanında saban çekerken izlermiş.
Anlatıldığına göre hırslandığında boynundaki hamaylı koparmış. Kara Yusuf 1304(1908) yılında kardeşiyle beraber çalışmak için Bakûve Moskova'ya giderler. Olağanüstügücüve zekâsıyla burada güreş müsabakalarına katılmış ve katıldığı tüm müsabakalarda rakiplerini yenmiştir, bu arada, muhtemelen Tatar kökenli bir Rus üst düzey bürokratının kızına aşık olur ve onunla evlenir. Bu evliliğin hem hazin hem de ibretlik bir hikâyesi var daha detaylı bilgiler ışığında Kara Yusuf'un bu sevda ve başarılarla dolu hayatını kaleme alırız inşallah. 1 oğul sahibi.
Bilahare yurt içindeki başarıları takip eder güreş serüveninin, bunun yanı sıra, çeşitli ülkelerde, Rusya, Polonya ve Romanya'da yaptığı ve kazandığı başarılarla şöhretini arttırmıştır. Toplam yirmiyedi madalya sahibidir. Son güreşini, Rus Çarı Nikola'nın huzurunda Rus güreşçisi Situpun ile yapmış, onu da yenerek ününe ün katmıştır.
Böyle bir atanın torunu olmakla Nevres bey kardeşim, ne kadar övünse yeridir diye düşünüyorum, o da zaten öyle yapıyor, pehlivanın diğer torunları gibi.
Nevres beyimiz, aynı zaman da zenaatkar olan babasının işlerinden dolayı, daha çok küçükken İstanbul'a taşınmışlar, İlk ve orta öğrenimini ve Lise tahsilini İstanbul Esenlerde ikmal etmiş olup, kardeşleriyle beraber ticaret yapmayı yeğlemiş, uzak görüşlülüğüve isabetli karar verme yeteneği sayasinde KOBI olarak tarif edilen, hatırı sayılır bir orta ölçekli sanayi işletmesine sahip olmuştır, halen bu işyerinde kardeşleriyle birlikte iştigal etmektedir.
Bütün bunların yanında, gerçek bir kitap kurdu.. okumayı ve irdelemeyi seven… hakikaten ve gerçek bir şiir sever ve şair dostudur. Diyebilirim ki, hayatımda tanıdığım en kavi şiir sever ve şair dostu olan arkadaşımdır. Hiç ayırım yapmaz, şiirden iyi anladığı için, şiirden şaire gider.. sağcı solcu vs. ayırtetmeden sevdiği şiiri ezberine almaktan imtina etmez. Çok akıcı ve etkileyici Türkçesiyle yazıp ve özellikle konuştuğunda araya serpiştirdiği şiirlerden anlıyorum ki ezberinde bir hayli şiir var bu yakışıklı kardeşimin. Bizim daha evvel yayımlamış olduğumuz şiir ktaplarımıza yapmış olduğu maddi (aynı)̂ ve manevi katkılarına yeri gelmişken burada belirtmeyi bir borç bilirim.
Hatırı sayılır ve değerli eserlerden mürekkep zengin bir kütüphanesi olduğunu söylemeliyiz. şahsi Hakiki bir Bayburt beyefendisi olmaya gayret ediyor ve bunu, cazibesinden muhavver güttüğüve aileden tebarüz ettiği belli olan, hal ve davranışlarıyla müsemma terbiye ve serdettiği ülküsünden anlıyorum. 'bayburtlu
olmak ayrıcalıktır', diyor, ama, işte amasını da peşine ekliyor değerli okuyucularım. Sosyal demokrat bir siyasetten yana olmasına rağmen dostluk ve arkadaşlıklarını daha ziyade kemiyeten değil keyfiyetiyle ve artık değerleri olan kişilerden seçiyor. Giyimde ve kuşamda seçici lakin sadelikten yana, sportif bir giyim zevki var.
Saha ları didik didik etmekten, eskiye ait yaşamsal metalara karşı zaaf sahibi ve bunları derinliğine irdelemekten büyük zevk alan, sırf destek olsun diye bir daha eline almayacağı şeyleri bile gerçekten hafife alınmayacak meblağları ödemekten çekinmeyen bir güzide hemşehridir bu sanatsever kardeşimiz.
Hediye vermeyi, gönül almayı bilen ve yaptığı bu güzel işlerden dolayı kendine şahsi ve süfli bir pay gütmeyen gani gönüllü bir dosttur vesselam.
Hakkında çok daha güzel ve gurur verici şeyleri yazmak mümkün olan bu değerli gönül dostuma, ahir hayatında kendisine ve hane halkına sağlık ve huzur ile afiyetler dilerim.
0 0