Yükleniyor... Önceki Sayfaya Geri Dön

Hüseyin Esen
1106

MGK - BGK

Her ülkenin savaş, genel seferberlik, tusunami, büyük yangın, sel, deprem, kuraklık anları yani devletin-ülkenin başa çıkmada zorlandığı anlarda; iktidar, bürokrasi, üst kademe yönetimine danışmanlık eden bağımsız, bağlantısız üst kurullar, kurumlar vardır. Bunlar sıkça kamuoyunun huzuruna gelmez, zor anlarda son sözü söyler, söyledikleriyle ülkenin kaderini yönlendirirler.

Yakın tarihe kadar ülkemize yön verecek iki kurumumuz vardı.

1-MGK(Milli Güvenlik Kurulu):
Bu kurul 60 ihtilalinin sonunda 1961 Anayasa'sının 111.maddesi gereği 11 Aralık 1962 gün 129 sayılı kanunla kurulmuş, Başbakan, M.S.B. G. Kurmay Başkanı,4 kuvvet komutanı ve İçişleri Bakanı üyeleri Cumhurbaşkanı başkanlığın da toplanarak tavsiye niteliğinde son kararı alır ve bu kararlar zor anlarda uygulamaya konurdu. Ciddiyeti tartışılmayan bir kurum olarak bilinirdi.

İktidarlar sıkça değişen ülkemiz de bu kuruma 2002 sonrası yıllar da Maliye, Dış İşleri bakanları eklendi. Daha sonra asker ağırlıklı olan bu kurul sivil ağırlıklı olunca halkın gözünde eski ağırlığı kalmadı. Nihayetin de yapısı da değişse de bu kurum işlevini sürdürüyor.

2-BGK(Biyolojik Genetigi Koruma Kurulu):
2010 yılı 5977 sayılı kanunla kurulan bu kurumun üyeleri 11 tane olup, biyoloji, tarımsal, genetik alanlarında çalışan, uluslararası isim yapmış akademisyenlerden meydana gelen, hiç bir makama bağlı olmayan Milleti'nin tarafında hür bir kurumdur. Amacı tabii afetlerden sonra her devletin yaptığı gibi saklanan milli tohumları yaygınlaştırmak, korumak ve üzerinde çalışmakla yükümlüydüler. Yani bence MGK.dan daha önemli can suyu olan bir kurumdur.

Neden?

Hatırlarsınız !
Abd, Irak Ebu Gurayp hapishanesinde binlerce insan hakları suç, yüz kızartıcı işkenceleri hafızalarımıza kazındı. Asıl önemlisi meşhur bu cezaevinin altında Irak tarım tohumları depolanmış, ne acı ki bu tohumları Abd. alarak Norveç gibi ülkeler de genetiklerini bozmak için çalışmalar yapmıştır. Şimdiyse Irak tarımı tamamen bitmiş, dışa bağımlı hale gelmiştir. 

Savaş anında ABD. yapmıştır, bizi ne ilgilendirir?

Derseniz !

Ben de derimki istilaya gerek kalmadı. Suriye sınırından mayınların temizliği için İsrail'le görüşmeler olurken TSK."ben yaparım "çıkışının yanında bizim gibi bir kaç vatandaşın uyarı yazılarıyla  kamuoyu ayağa kalktı da görüşmeler kesildi.

Sonrası mı?

2 Ağustos 2018 Resmî Gazete'de yayımlanan 703 sayılı KHK. ile bu kurum kaldırıldı.
Tarım ve Orman Bakanlığı'na devredildi. Kurum bünyesinde çalışan Tarımsal Destekleme ve Yönlendirme Kurulu'nun yetkileri Tarım ve Maliye bakanlıkları  arasın da paylaştırıldı.

GDO lu ürünlerin, İsrail menşeili tohumların bu tarihten sonra salgın halinde ülkemize girişi yeni hastalıkların türemesi, salgınlaşması sizce tesadüf mü?

Diger bir soru:
Abd.Ebu Gurayp hapishanesi altında ki Irak tohumlarını talan ederken, 2018 yılı sonrası bizim milli tohumlarımızın akıbeti nedir?

Cevabını kimse bilmiyor ve ilgilenmiyor. Sadece Dr. Ramazan Kurtoğlu gibi vatansever akademisyenler feryat ederken sesi duyulmuyor, bu saha da bilfiil çalışan Doç. Dr. Fatih Hacıyusufoglu gibi akademisyenlere de yeteri kadar destek olunmuyor.

Milliyetçilik flama sallamak, slogan atmakla olunmaz.

Tekrar soruyorum:
BGK, hangi devletlerin tekerine çomak, hangi mahfillerin yoluna taş koydu ki bu kurumu dağıttınız?

 

Adınız


YAZARIN DİĞER YAZILARI TÜM MAKALELERİ



MGK - BGK 2020-07-06 17:35:32
NBC Savaşı 2020-02-12 17:41:36
Kutlu Yürüyüş 2020-01-19 16:08:25
Finansal Savaşlar Ve Türkiye 2019-12-19 10:25:03
Araplar, Farslar ve Türkler 2019-11-25 11:37:50