Değerli Okurlarım; Bayburt folklör kıyafeti kısaca şöyledir;
Erkek: İçte köynek , üzerinde özel olarak yaptırılmış içlik giyilirdi. İçliğin üzerinde kapaklı “GEZEKİ” (Çuha) bulunurdu . Bu kıyafetin üç cebi vardır, göğüs hizasında bir, altta yanda iki olmak üzere . Gezeki’yi bilhassa ekonomik durumu iyi olanlar giyerlerdi.
Gezek’in düğmeleri süslü , kol ağızları ayrıca kaytanlı olurdu . Gençler bellerine Keşmir ve Trablus kuşak bağlarlardı . (Bu kuşaklar , geldiği yörelerin adıyla anılır ancak Bayburt’ta dokunurdu . ) Kuşağın üzerinden ayrıca bir kemer bağlanırdı . Bu da kuşak gibi koyun yününden dokunurdu . Yaşlılar horasan ve lahuri kuşak bağlar, üzerine silahlık takarlardı, Bu silahlık deriden yapılırdı .
Bayburt erkekleri gençlik çağlarında “GÜNGÖRMEZ” tabir edilen , yanlarında kaytanlı ön ve arkası bir olan ağlı parçaları topuğa kadar uzanan bir elbise giyerlerdi .
Güngörmez’in bir kısmı uçkurlu ve kaytansız olduğundan buna “ŞALVAR” da denirdi. Ayrıca Zıvga denilen topuktan dize kadar üç veya dört körüklü, boğumlu giyimler çok makbuldü. Bunların paçaları üç veya dört parmak kalınlığında kaytandan işlemeli olurdu.
Ayakta : Yünden örülmüş çorap giyen Bayburtlu erkekler, çarık hasıl, çapula ve yemeni gibi kösele ve deriden yapılmış ayakkabı giyerlerdi.
Kadınlarda: İçte köynek, üzerinde özel olarak yaptırılmış içlik giyilirdi, İçliğin üzerinde kapaklı “GEZEKİ” (Çuha) bulunurdu, Bu kıyafetin üç cebi vardır, göğüs hizasında bir, altta yanda iki olmak üzere .
Gezeki’yi bilhassa ekonomik durumu iyi olanlar giyerlerdi. Gezek’in düğmeleri süslü, kol ağızları ayrıca kaytanlı olurdu. Gençler bellerine Keşmir ve Trablus kuşak bağlarlardı. (Bu kuşaklar , geldiği yörelerin adıyla anılır ancak Bayburt’ta dokunurdu .) Kuşağın üzerinden ayrıca bir kemer bağlanırdı. Bu da kuşak gibi koyun yününden dokunurdu. Yaşlılar horasan ve lahuri kuşak bağlar, üzerine silahlık takarlardı . Bu silahlık deriden yapılırdı .
Bayburt erkekleri gençlik çağlarında “GÜNGÖRMEZ” tabir edilen, yanlarında kaytanlı ön ve arkası bir olan ağlı parçaları topuğa kadar uzanan bir elbise giyerlerdi, Güngörmez’in bir kısmı uçkurlu ve kaytansız olduğundan buna “ŞALVAR” da denirdi .
Ayrıca Zıvga denilen topuktan dize kadar üç veya dört körüklü, boğumlu giyimler çok makbuldü. Bunların paçaları üç veya dört parmak kalınlığında kaytandan işlemeli olurdu .
Ayakta : Yünden örülmüş çorap giyen Bayburtlu erkekler, çarık hasıl, çapula ve yemeni gibi kösele ve deriden yapılmış ayakkabı giyerlerdi.
Yazımın başlığından da belirttiğim gibi ne yazık ki Bayburt Folklörü (Barı) erezyona uğramaya devam edip bitme noktasına gelmiştir
Her geçen gün ay hatta yıllar Folklörümüze değişik figürler eklenip davul zurna başka ayaklar başka oynar hale gelmiştir
Bu yıl 21 Şubat Bayburt un Kurtuluş Günü Kutlamaları sırasında gösterilerini sunan Bayburt Folklör ekibinin oynaması fiyasko ve kıyafeti de nahoş olduğunu gördüm ve çok üzüldüm, Bayburt Folklör giysisinde fes olduğu nerde görülmüş. Fes ve o tür bağlama bu yöreye ait değildir. O Trakya ve yöresine aittir, Bizim Folklör erkek Giysisinde baş açık ve sadedir.
Kim ilgileniyor kim sorumluysa derhal bu nahoş görüntüye son vermeli Barımızı bozmadan gelecek kuşaklara aktarmamız gerekmektedir. Oynamaya gelince o tamamen bitik, Yeni yeni figürler ve uyumsuzlukta cabası..
Bayburt Folklörü ağır bir oyundur. Oynandığı zaman yer titrer, Yer titretilir Ama son 10 yıl içerisinde malesef her geçen yıl bozulan bir folklörle karşı karşıyayız. Burdan Folklör Derneği yetkililerine sesleniyorum lütfen bu uyumsuzluğa son verin.
0 0